Londra’da Edebiyat-Felsefe Konuşmaları

21.06.2014

Londra’da Edebiyat-Felsefe Konuşmaları

“2013 Londra Kitap Fuarı Odak Ülke Türkiye’’ etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen ve bugüne kadar Arif Ay, Osman Konuk, Deniz Durukan, Nedim Gürsel, Feyza Hepçilingirler, Sevim Ak, Aslı Der, Sophie Smiley, Sadık Yalsızuçanlar, Ali Ayçil, Nuri Parmaksız, Hikmet Temel Akarsu gibi Türk edebiyatının tanınmış isimlerin katıldığı programların son ayağı olan “Edebiyat-Felsefe İlişkisi” konulu söyleşiye genç şair, yazar Nihan Kaya katıldı.

“2013 Londra Kitap Fuarı Odak Ülke Türkiye’’ etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen ve bugüne kadar Arif Ay, Osman Konuk, Deniz Durukan, Nedim Gürsel, Feyza Hepçilingirler, Sevim Ak, Aslı Der, Sophie Smiley, Sadık Yalsızuçanlar, Ali Ayçil, Nuri Parmaksız, Hikmet Temel Akarsu gibi Türk edebiyatının tanınmış isimlerin katıldığı programların son ayağı olan “Edebiyat-Felsefe İlişkisi” konulu söyleşiye genç şair, yazar Nihan Kaya katıldı.

Kısa bir keman resitaliyle başlayan programda Nihan Kaya, ilk olarak güzel sanatlarla felsefe arasındaki ilişkiye vurgu yaparak bu iki dalın birbirinden kesinlikle ayrılamayacağını vurguladı. Kaya, her güzel yapıtın arkasında onu besleyen, onun içerdiği, ifade etmek istediği bir felsefenin olduğunu belirterek, ünlü Fransız ressam Paul Cezanne’nin eserlerini örnek gösterdi. Kaya, Paul Cezanne’nin bir ressam olarak, eğer karşısındaki bir ağacı birden fazla resmetmişse, model aynı ağaç olmasına rağmen bunun kendisi tarafından ifade ediliş biçiminin farklı olduğunu ve her çizimde de ağacı farklı bir felsefe ve farklı bir yaklaşımla anlatmaya çalıştığını söyledi. Kaya, bu ilişkinin edebiyat-felsefe arasında da  aynı olduğunu, yazarlarımızın ya da şairlerimizin duygularını ifade eden eserlerini ortaya koyarken hep bir felsefeye dayandıklarını anlattı.

Nihan Kaya konuşmasını, insanların her sanat eserini veya edebi eseri anlayamamasının, o eserin bir felsefesinin olmamasından veya bir felsefeye dayanmamasından değil; izleyeci veya okuyucunun; edebiyatçının veya sanatçının anlatmak istediği duygu, düşünce ve mesajı tam anlamıyla yakalayamamasına bağlı olduğunu söyledi.