Türkçe'nin Yabancı Dil Olarak Öğretimi Sempozyumu Düzenlendi
Yunus Emre Enstitüsü ve Türk Dil Kurumu işbirliğinde "Teknoloji Tabanlı Öğretim" konulu "Uluslararası Türkçe'nin Yabancı Dil Olarak Öğretimi Sempozyumu" 22-23 Aralık 2014 tarihinde Ankara’da düzenlendi.
Sempozyumun açılışında konuşan Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Hayati Develi, 2009'dan bu yana Türkiye'nin tanıtımını yapan Enstitünün en önemli faaliyetlerinden birinin de Türkçe'nin öğretimi olduğunu söyledi.
Yunus Emre Enstitüsünün bugüne kadar çeşitli seviyelerde 25 bin insana yüz yüze Türkçe öğrettiğini bildiren Develi, Avrupa Birliği Dil Portfolyosuna uygun ders kitapları hazırlandığını belirtti.
Develi, Türkçe dilinin öğretilmesinde tüm seviyeler için okuma kitaplarının ve bu kitapların CD kayıtlarının olması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Bugün artık dil sadece kapalı mekanlarda öğretilmiyor, uzaktan dil öğretim programlarımızın olması gerekiyor. Ders kitaplarının akıllı tahtalara uyarlanması lazım. Öğretim işinin ölçülüp değerlendirilebilmesi gerekiyor. TOEFL ya da IELTS benzeri bir sınav sistemimizin olması gerekiyor. Bütün bu eksiklikleri gördük ve bu alandan her birisinde bir proje geliştirmeye başladık. Bunlardan bir kısmı bitti, bir kısmı yolda.
Uzaktan Türkçe öğretim programımız önemli bir aşamaya ulaştı ve 15 ay içinde bunu da bitirmiş olacağız. Derecelendirilmiş okuma kitaplarını CD'leriyle beraber oluşturuyoruz. Türkçe'nin öğretimi için zengin materyalle donatılmış web sitelerini oluşturmaya gayret ediyoruz. Yunus Emre Radyosu projemiz var, Türkçe öğretimi amaçlı. Birkaç ay sonra internet üzerinden Türkçe öğretim amaçlı bir radyo yayıncılığına da başlayacağız. Bu radyo yayınları belli saatlerde, belli derecelerde Türkiye ve dünya ile ilgili haberleri verecek. Türkçe öğretim amaçlı radyo tiyatroları bulunacak. Bir çok program bu sistemin içinde bulunacak."
"Teknoloji Tabanlı Öğretim" konulu sempozyumunu, Türkçe'yi öğretirken teknolojiden daha fazla yararlanmak amacıyla düzenlediklerini aktaran Develi, sempozyumda yazılımcıların ve uzmanların Türkçe öğreticileriyle biraraya gelerek 5 yıl sonrasında ortaya koyacakları projeleri tasarlayacaklarını söyledi.
Sempozyum açılışında konuşan Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Mustafa S. Kaçalin ise kişisel farklılıkların öğrenme süreçlerindeki etkisini bir şeftali tarlası örneğinden yola çıkarak anlattı.
Aynı tarladaki şeftalilerin bile olgunlaşma süresinin farklı olması dolayısıyla farklı günlerde toplandığını aktaran Kaçalin, "Hayatta insanlara ait olgunluklar da böyle. 18 yaşında 20 kişiyi bir sınıfa koyduğunuz zaman hepsi aynı anda aynı günde aynı bilgiyi öğrenmiyor. Biri birinci gün, biri ikinci gün, biri dördüncü gün veya biri bir ay sonra öğreniyor. Çünkü bunların kemik yaşları gibi zeka yaşlarıda var. Dikkatleri var. Kimisinin gözü, kimisinin kulağı dikkatli. Bunlar hep farklı" diye konuştu.
Teknolojinin insanların kendi faydalarına uygun saatte öğrenmelerine yardımcı olmasını istediğini dile getiren Kaçalin, o zaman herkesin güzel bir öğrenme sağlayabileceğini söyledi.
Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik ise yaptığı açılış konuşmasında son yıllarda okullaşma oranlarının arttığına işaret ederek, Türkiye'nin eğitime erişimde sorun yaşamayan ülke konumuna geldiğini söyledi.